15 Şubat 2010, saat 11:00'den itibaren AFM Fitaş'dayız ve !f İstanbul Bağımsız Filmler Festivali dahilinde "Etiket Hafiyeleri" kampanyamızı başlatıyoruz!
Geçerken bir uğrayın ve büyütecinizi alın!
basın bültenine ulaşmak için: http://www.fikirsahibidamaklar.org/basin/
12 yorum:
Benim AFM maceram şöyle..
Saat 12:00 gibi AFM Fitaş fuayesinde kendime uygun gördüğüm bir noktaya, alt kata inen merdivenlerin başına yerleştim. Sabah saatleri sakin geçiyor. Arada alt kata inip, gözümüzden kaçanları orada yakalıyorum. Daha sakin bir fuaye olduğu için, birisine anlatırken diğerleri de kulak misafiri olabiliyorlar. İnip çıkarken, merdivende de yakaladıklarım oluyor. Öğleden sonra ise zamanımı çoğunlukla esas noktamda geçiriyorum. Film öncesi ve sonrası insanları yakalamak için iyi bir nokta seçmişim. Yaş ortalaması 18-30 arası. Akşam iş çıkışı ortalama yükseliyor.
Aceleyle filme yetişmeye çalışanları veya film sonrası bir an önce dışarıya çıkmak isteyenleri durdurabilirseniz eğer, çok kısa bir sürede "malı pazarlamanız" lazım.
SK - Merhaba, büyüteçlerimizden almış mıydınız?
Elini "gerekmez" diyerek sallayarak uzaklaşıyor...
SK - Merhaba, size büyüteç vermiş miydik?
- Hı? Ne?
SK - Büyüteç?
- Teşekkürler
Uzaklaşıyor. Buradaki "Teşekkürler"in anlamını çıkartmak çok güç. "Evet isterim"? "Hayır istemem"?
SK - Merhaba, büyüteç almış mıydınız?
- Efendim?
SK - Büyüteç?
- Ne için?
Bu soru geldiği anda, takip eden cümleyi bir çırpıda, nefes almaksızın tamamlamak gerekiyor...
SK - Hanipaketlenmişgıdalarınüstündeminikminikiçindekileryazılarıvaryabizokuyamayalımdiyeyazdıklarıonlarıokuyabilmeniziçin
- (Tebessüm eşliğinde) ya evet, hakkaten okunmuyo
SK - Bunu cüzdanınızda taşırsanız bundan sonra okuyabileceksiniz
- Çok iyi yaa!
SK - Bu minik broşürde de gıda katkı maddeleri ile ilgili ufak bilgiler var. Nelerden uzak durmanız gerektiği konusunda merak ettikleriniz varsa bir gözatarsınız
- GDO falan mı?
(GDO'yu duymayan kalmamış, garanti ederim size!)
SK - Tüm katkı maddeleri. Ne kadarından uzak durabilirseniz o kadar iyi.
- Aaaa, süper yaa! Teşekkürler!
SK - Merhaba, size büyüteç...??
Soran 4. FSD'yim muhtemelen...
- Aldık! Aldık!
SK - Merhaba, büyüteçlerimizden aldınız mı?
Duruyor.
- Hayır, alayım.
SK - Bu büyüteç, hanipaketlenmişgıdalarınüstündeminikminikiçindekileryazılarıvaryabizokuyamayalımdiyeyazdıklarıonlarıokuyabilmeniziçin
- Tebessüm
SK - Bu minik broşürde de gıda katkı maddeleri ile ilgili ufak bilgiler var. Nelerden uzak durmanız gerektiği konusunda merak ettikleriniz varsa bir gözatarsınız
- Annem'in çok hoşuna gidecek bu. O çok dikkat eder böyle şeylere. Bi tane de teyzem/kardeşim/arkadaşım/dedem için alabilir miyim?
SK - Elbette!
- Teşekkürler!
SK - Merhaba, size büyüteç vermiş miydik?
- .......
SK - Büyüteç?
- Ben Türkçe anlamıyor...
SK - This is a magnifier, sothatyoucanreadtheingredientsprintedonfoodpackages
- Oh! That's really useful, thank you!
SK - and this is a leaflet on food additives but it's in Turkish unfortunately.
- It's okay. I'll try to read it any way. I've been a vegetarian for twenty years. Thank you very much!
Az biraz vakti olup muhabbet etmek isteyenler de çıkmıyor değil tabii:
- Ben Bilgi'de okuyorum, oradaki konuşmadan biliyorum zaten sizi (Defne'nin Bilgi Üniversitesinde yapmış olduğu konuşmadan bahsediyor, aynı kişiye ikinci kez değmiş oluyoruz böylece)
- Evet, Açık Radyo'da dinledim ben sizi
- Facebook'tan geldi bu sabah, ben büyüteç almaya gelmiştim zaten
- Defne hanım burada mı? Tanışabilir miyim?
SK - Evet yukarda. Bakın zaten sesi geliyor üst kattan.
Gün içerisinde gişede bilet kesenlere, tuvaletteki temizlikçi teyzeye ve fuayedeki temizlikçi amcalara da büyüteç vermeyi ihmal etmedim.
En eğlenceli bölüm ise büfede gofret, içecek ve patlamış mısır satan gençlere büyüteç verdiğimde gösterdikleri ilgi, sonra ellerine aldıkları bir paketin üzerini okumaya çalışıp "hakkaten okumuyo lan!" demeleri, broşürü "katkı maddeleri" diye söze başlayıp uzattığımda "ne?" diyen büfeciye yandan güvenlik görevlisinin "GDO'lar işte lan!" diye cevap vermesi.
İlk gün böyle geçti. Üzerimize sinen patlamış mısır kokusu hala burnumun ucunda.
Pazar gününü heyecanla bekliyorum.
Sevgilerimle,
Sibel
Arkadaslarimin,hepsi dunku maceramizi cok guzel anlatmislar.
Acıkcası sabah giderken nasil olacak,nasıl tepki alırız vs. gibi sorular kafamdaydı,cunku ilk defa bu tip bir sey dagitiyorum,fakat her zaman isleyen mekanizma burada da kendini gosterdi,soyle ki;
-eger samimiyseniz,
-yaptiginizin dogru olduguna inanciniz yuzunuze yansimissa,
-hele ki bir cikara hizmet etmeyip hepimizi kapsayan bir sey oldugunun enerjisini karsi tarafa gecierebildiyseniz gercekten ve gercekten insanlar mutlu oluyorlar.
Aslinda insanlar kalabaliklar icerisinde yalnizlar, ayni frekansi yakaladiginiz anda herkesin icinde ayakustu sohbet etme istegi olması beni etkiledi,yuzyuze iliskinin,birbirinin derdini anlama bakimindan ne kadar onemli oldugunu bir kere daha gosterdi.
Bu nedenle dun yaptigimizi ben cok begendim,evet butun gun ayakta belim agrıdı ama gecti bile!!! ve buna degdi!
Burada yazan herkes bize tesekkur etmis,sagolsunlar ama su da bir gercek ki hepinizin verdigi enerjiyle,arkamizda sizlerin varligini ve gucunu hissederek bu isi kotardık,daha iyisi gelecek gunlere diyorum.
Sevgiler
Evin
Merhaba,
Yapi itibari ile tanimadigim insanlarla tanismak konusmak icin ilk adimi atan olamam genelde. Bu ozelligimden dolayi buyutec kampanyasina katilma konusunda biraz cekincelerim vardi .
Sabah o kadar heyecanla yola ciktim ki sevgili sutcumu neredeyse bir yildir ilk defa unuttum ve evden ciktim, sagolsun Osman bey beni sutsuz birakmamis guvenlige sutumu birakmis neyseki.
AFM ye vardigim da ne soyleyecegim ve ne yapacagim hakkinda hic hazirlik yapmamistim. İse koyuldugumuzda oncelikle tum katlari dolastim, bekleyen sinemaseverlere ilk bir kac siftahimi yaptim , cok olumlu tepki aldim ve bu bana guc verdi. Evin ‘in de soyledigi gibi insan inandigi bir sey hakkinda konusurken daha iknaci oluyor sanirim. Katlari taradiktan sonra en arkada koridordan suratle el kaldirip kacanlari yakalamak uzere yerimi aldim. Asil hedefim film secmek icin duraklayanlar, bilet aldiktan sonra konusanlar ve restoranlardan karni tok olarak agir aksak disari cikanlari yakalamakti. Az da olsa Negatif tepkilerde aldim ama yilmadim , bana anket yapmak icin yollarda yaklasan genclerin kulaklarini bol bol cinlattim gercekten hic dinlemeden , bakmadan hayir denmek kotuymus. Ama genel olarak hedef kitlemiz oldukca ilgiliydi, dinledikten sonra annesi, ablasi , komsusu icin tekrar isteyenler, yaptigimiz icin cok ulvi oldugunu dusunenler, bende yardim etmek isterim diyip FSD li olmak isteyenler, ben zaten iyi goruyorum buyutece ihtiyacim yok diyenler, en kotusude ben paketlerin utsunu okumuyorum ki diyenler.
Neseli ve keyifli bir tecrube oldu benim icin, evet belim agridi ve 4 saatin sonunda enerjim tukendi ama degdi. Pazar gunu kizlarimla kisa surelide olsa bir ugramayi dusunuyorum , bakalim onlar neler yapacak.
Sevgiyle ,
Zehra
Sevgili Slow Food uyeleri,
Dun FSD'nin Etiket Hafiyesi kampanyasi dahilinde, If film festivalinde, AFM sinemalarinin girisinde buyutec ve bulten dagittigi ilk gundu.
Kisisel tarihime baktigimda, kendi adima, cok degisik bir gundu. Kayitlarda kalabilmesi adina, kendi yazisma grubumuzda paylastigim yaziyi sizlere de gondermek istedim.
.. Herkesin denemesini tavsiye ederim; elinize bir tomar buyuteci ve foyu alin. Gercekten hic tanimadiginiz bir insana "ne dediginizi" anlatmaya calisin. anlattiklariniza inaniyorsaniz eger, hic tanimadiginiz bir insanla yasayabileceginiz bir epi topu 10-20 saniye, sizin kendinizle konusmaya baslamanizla sonuclanacak. kendi surecinizi canlandirmaya baslayacaksiniz.
Dun yasadiklarimizi kaleme dokmek icin cok tazeler belki, ama heyecani hala suruyor. Inatci keci Yasin'in insanlarin gozlerinin icine bakmaya calisirken soylediklerine ve gelecege inancini gormek cok heyecan vericiydi. Yillar once bambaska bir sekilde tanidigim Guher'in, simdi, iki cocuk annesi olup da, elinde buyutecler ve bultenlerle insanlarla temas etmesini, basardiginda yuzunde olusan gulumsemeyi gormek, cok guzeldi. Defne'nin her daim gulumseyen gozleri, kiskirtici sorular soran gencecik tuketici adaylariyla giristigi zeki diyaloglar nese sacti. Biz on grup olup sinemadan ilk girenleri bunaltirken, bir de baktim, bizim elimizden kacanlari arkada Sibel K., Zeynep ve Evin kiskivrak yakaliyorlar! Mehtap M. nin bir kac denemeden sonra dedigi sey suydu: "bir daha bana bir sey soylemeye calisan insanlarin yuzune bakip onlari dinleyecegim!" Mehtap G bana "militan ruhlu" dedi:) Eee dedim.. boyle gormustuk, 15 sene once kampus yollarinda dolanirken:)
cok yasayin e mi!!
ben epi topu 3-4 saat kalabildim. herhalde 500 kisiyle karsilasmis, 300 kisiyle konusmus, 200 kisiyi de buyutec ve bultenle zehirlemeyi basarmisimdir:) Sonradan geri donen, gozleri dolarak tesekkur eden, "bu ulkede.." diye baslayan guzel seyler soyleyen bir kac kisi oldu. ben de gururlanip duygulandim. tesekkurlerine karsilik veremedim.
izninizle, bu iste parmagi olan herkese ismiyle tesekkur etmek istiyorum arkadaslar. buyuteclerimizin taa Cin'den hazirlanip elimize ulasmasini saglayan, nazik ve inatci uslubuyla bir an bile yilmayan Mehtap M., buyutec kampanyasinin fikre geldigi andan, dun aksamki son dakikaya kadar butun annelik gorevlerini sabirla yerine getiren Sibel K., cigir cigir enerjisiyle ve tum inanciyla buyuteci genel bir kampanya haline getiren Evin, herseyin ustunde gozuyle ve tikanan tum surecleri inanilmaz metotlarla akar hale getiren buyucu Defne, finansci Defne, tasarimci, editor... basin duyurusunu mumkun kilan Sirin, "tamamlayici kuvvet" Ozgur, yumusak destekleriyle Yesim, Aysun... ve isin basindan beri omuz veren tum diger dostlar.. bin tesekkur hepinize, elleriniz dert gormesin.
pazar gunu gorusmek uzere:)
banu.
slow food/fsd
Herkese merhaba,
Ben yaklaşık 4 saat kadar cengaver gibi merdivenlerin dibinde her
gelene yanaştım. "Size bir büyüteç hediye edebilirmiyim ?" Tahminim
100-120 tane dağıtmışımdır.
Sağolsun Banu sonradan gelip KFC ci çocukla yarışmak adına bana pek
bir şey bırakmadı ama olsun çok iyi oldu.
Tepkiler çok enteresan idi, sanki yiyecek ikram ediyormuşuz gibi
karnını ovuşturup teşekkür edenler, elini cebinden tam çıkarmak üzere
iken geri sokanlar, dinleyip de teşekkür edip elini hiç uzatmayanlar,
ücretsiz bir şey olduğuna inanamayanlar, elini uzatan çocuğuna
bağıranlar falan filan. Ne fena ve korkak bir toplum olmuşuz meğer,
herkesin derdi arkasından ne satacak !
Genelde insanlar ilgisiz ama bir kaç kelime sarfedipte, hele
ağzınızdan gıda, gdo falan çıktımı hemen yaklaşımlar değişiyor.
En güzelide KFC ve Pizza Hut ın önünde, patlamış mısır kokuları içinde
bunu kotarmak idi bence !
Her işin bir başı vardır, bence bunu da öyle görüp, çalışmaya devam
derim.
Pazar günü orda olamayacağım maalesef ama olacaklara şimdiden kolay
gelsin.
Bir öneride bulunabilirmiyim. Mekan sokağa açık, soğuk ve ayakta. Bana
bakmayın kısa kollu ve süveter ile durdum ben biraz ateşliyimdir.
Yeterince insan var ise yoğunluk seans başlarında, araları shift ile
geçebilirseniz, belki daha kolay olur. Dinlenmeye fırsat olur. Zira
benim dizim bir hayli şiddetle ve uzun süre ağrıdı.
Sevgilerle,
Güher
İş çıkışı fırladım hemen, ancak 7 gibi oradaydım... Yürüyen merdivenlerden inerken sağlı sollu büyüteç güzelleri karşılamaz mı beniJ Hangisinden alsam derken kocamı gördüm, durun bi dakka deyip kurtuldum ellerindenJ
Şaka bir yana, geç gelince kısmen hevesim kursağımda kaldı benim. Hele ki 2-3 kişiyle konuşmaya çalışırken onların yüzüme bakmadan geçmesi pek bir dokundu. Neyse söyleşi sırasında henüz büyüteç almamışlara dağıtmak, çıkışta bir sonraki sinemaseverlere vermek hafif de olsa Pazar günü için ısınma oldu...
Sevgiler
Mehtap
Merhaba,
Bugun Buyutes Kampanyasi'nin bir parcasi olmus olmaktan cok memnun
oldum. FSD gurubuna yeni katilan birisi olarak, oncelikle sanal
ortamda yorumlarini okudugum isimleri bir yuzle birlestirdigime cok
sevindim.
Bugun orada olmayanlarla / olamayanlarla bir kac izlenimimi paylasmak
istiyorum:
1- Beyoglu Fitas'in merdivenlerinden inen herkesin yuzundeki telas
ifadesini, Istanbul'da yasamanin verdigi herkesde olusmus o yogun
hayatla basa cikma namina olan aceleyi gorunce bir kere daha "Fikir
Sahibi Damaklar"in misyonuna ve "yavaslamamiz" gerektigine inandim.
2- Bugun Fitas'ta buyutec kampanyasinda, buyutec dagitmak ve de
dinlemeyi kabul edenlere "etiket hafiyesi" olmalarini anlatmak cok
enteresan bir tecrubeydi. Bir cok kisi bir sey sattigimizi dusundu.
Bir diger kismi ise anket mi dolduracagim diye sordu. Bir genc kiz
israrla ellerini cebinden cikartmadigini cunku sonra para isteyeceksem
vermeyecegini soyledi. Bazilari peki niye boyle bir sey yapiyorsunuz
dedi. Buyuteci ve bulteni aldiktan sonra, inceleyip esime dostuma
verecegim, bir kac tane daha alabilir miyim diyenler vardi. Tepkiler
farkli farkliydi. Ama ben inaniyorum ki o buyutecleri ve bultenleri
ellerine alanlara eger bir kac saniyelik bile bir "nedir bu acaba"
dedirtebilidiysek, biraz bu konuda "dusundurebildiysek" ne mutlu
bize. Biraz dinleyince cok kimseye makul geldi. Ama sunu da eklemek
de fayda var, sehir hayati bizi birbirimize oyle bir
yabancilastirmiski, bir cok kimseye yaklastigimizda urkek
davrandiklarini gorduk.
3- Bugun Food, Inc gosterimine maalesef kalamadim. Ancak daha once
filmi seyretmis oldugumdan, bilhassa filmi seyredildikten sonra bu
kampanyanin daha bile etkili olacagini dusunuyorum.
4- Bu arada sanirim Guler'in de isaret ettigi gibi, kampanyayi
yaptigimiz yerde sanirsam bir Burger King bir de baska bir fast food
yeri daha vardi. Biraz ironikti yani...
5- Ptesi oldugu icin gelenler daha ziyade ev hanimlari ve
ogrencilerdi. Bilhassa 21 Subat'taki kampanyada, gelen kesimin calisan
kesimi de kapsayacagi icin daha enteresan olacagina katiliyorum.
6- Her ne olursa olsun vaktiniz varsa bir saat bile kampanyaya
katilabilirseniz cok iyi bir tecrube olacagina dusuncesindeyim.
Boylece gercekten hedef almak istedigimiz kesim icin daha iyi fikir
sahibi olabiliriz.
7-Son olarak, sevgili Defne, kampanya icin, bizleri bir araya
getirdigin ve onayak oldugn icin ve her daim "optimist" ve "yaratici"
yaklasimin icin tesekkurler.
Sevgiler,
Ergem
Merhabalar,
Ben de kampanya ile ilgili yaşadıklarımı ancak yazabiliyorum.Pazartesi
gecesi eve döndüğümde saat 23.00 gibi idi.Yatağa nasıl gittiğimi
bilemedim.Dün de yorgunluğumu atamamış olacağımki hayatımda ilk kez gündüz uykusu uyuyabildim.Sanırım o kadar saat ayakta kalmak bir yana
kalabalık , uğultu ve de görevi dikkatle yapabilmek adına kendimi
sıktığım için o kadar yoruldum.
Ben yakın bir geçmişte böyle bir saha çalışmasında bulunmuştum.O
nedenle insanlığın iletişim kurmakta artık ne kadar isteksiz hatta ne kadar kararlı olduğu hakkında bir fikrim vardı.Saat 16.00 da gelmeye söz verdiğim görev başıma saat 15.15 de gelmiştim. İsteyerek. Girer girmez ilk önce Mehtap G. ile karşılaştım.Sanki biraz mutsuz gibiydi.Nedenini anladım.Az önce yukarda sözünü ettiğim isteksizlik ilk kez sahada olan birinin şevkini kırabilirdi.Ben sanki durum hiç de
öyle değilmiş gibi tüm pozitifliğimi ve neşemi yüzüme yansıtarak büyüteç ve bültenlerden bir miktar alıp,öncelikle 1 sn.nizi bana ayırabilir misiniz diye yaklaştım insanlara.Ne için diye baktılar?Size bir büyüteç hediye etmek istiyorum hazır gıdaların üzerindeki yazılar okunmuyor ya onları daha rahat okuyabilmek, içinde sağlığımıza zararlı
bir şeyler varsa onları tüketmemek için deyiveriyordum bir solukta. İzin alınınca insanlar daha sakin ve daha kolay yaklaşılabilir
oluyorlar benim tecrübem. Böyle böyle bir ara kısa bir dinlenmeyle film başlama saatine dek insanlara ulaşmaya çalıştım.Filmi büyük perdede, muhtelif sıralarda arkadaşlarınızın olduğunu bilerek izlemek de çok keyifliydi.Film zaten yeteri kadar ajitatifti benim için.Bitişinde insanlar çıkarken, soru cevap kısmı vardı lütfen çıkmayın dememek için kendimi zor tuttum.Ancak Defne'nin de yazdığı gibi kalanlar ve soruları yeterliydi. Defne'nin her şey siz tüketicilerin elinde,ne
yiyeceğinize siz karar vereceksiniz,neden çocuklarınıza sağlıksız şeyler yediresinizki vurgusundaki yanıtları herzamanki gibi çok yerinde ve çok güzeldi.Çıkarken yanımda bir kaç kişinin bu görüntüler
bir süre et yedirmez artık bize şeklindeki yorumları ve de bugün yeni üye başlığımızdaki o soru cevap kısmından sonra grubunuza üye olmayı düşündüm açıklaması ben de görevini başarıyla yerine getirmiş bir grup üyesi tadı bıraktı.
Tüm gruba yaşamak isteyecekleri bir deneyim olduğunu hatırlatmak
istiyorum ve de iyi ki varsınız diyorum.
Sevgilerimle,
Yaşın
dün tam gün ortası, ankara'da food inc.i izlemek için işten kaçtığım için, film bitip daha ışıklar yanmadan çıkmak zorunda kaldım. karanlıkta büyüteç alır mısınız, diyen yüzünü görmediğim hanıma çok teşekkürlerimi iletiyorum. dışarı çıkıp ışıkta okuyunca, fikre ve uygulamaya bayıldım, ancak hakkıyla teşekkür edebilmek için fırsatım olmadı. buradan teşekkürler ediyorum. kartvizit boyutunda olduğu için çantama koydum.
bu öğlen müfettiş edasıyla çağdaş markete girdim. büyütecimle paketlerin üstünü okuyarak yaklaşık yarım saatte ancak 4 ürün alabildim. organik süt, katkısız haşhaş, katkısız pekmez ve wasa tam çavdar gevreği.
aç kalmak sorun değil de, moral bozukluğum müthiş...
Seda hanım merhaba,
Büyüteci veren bendim size. Hemen kullanmaya başlamanıza çok sevindim. Moralinizi bozmayın lütfen. büyütecinizi kullandıkça gönül rahatlığı ile tüketebileceğiniz pek çok ürün bulacaksınız, inanın!
Sevgilerimle,
Sibel
Selamlar,
Buyutec aktivitenizden Izmir'de yasayan amcam sayesinde haberdar oldum. Bana mail atip mumkunse gununde AFM'ye ozel olarak gidip bu buyuteclerden bir tane edinmemi rica etti. Ancak o gunlerde bir nedenle AFM'ye gelemedim. Size bu buyuteclerden hala edinmek mumkun mu diye soracaktim.
Istanbul'da oturuyorum, edinilebilecek bir yer varsa adresini verebilirsiniz. Kargoyla tum masraflari bana ait olmak uzere alici odemeli gonderilmesi mumkunse de cok sevinirim.
Amcam blogunuzu ve aktivitelerinizi Izmir'den mumkun oldugunca yakinen takip ediyor. Bu buyutec icin ozel olarak mail atmisti, gonderebilirsem cok hos olur. Her turlu yardiminiz icin cok tesekkur ederim. Saygilar.
sevgili Cem,
malesef!
ama İzmir, Bardacık konviviyumumuz böyle bir büyüteç çalışması yapacağını müjdelemişti bize. bu gerçekleşir gerçekleşmez sizi bilgilendiririz.
sevgilerimle,
D.
Yorum Gönder